Aşı kararsızlığı/reddi önlenmeli…
Yazar Dilek Aslan (Prof. Dr., HÜTF Halk Sağlığı Anabilim Dalı)
Editör Levent Akın (Prof. Dr., HÜTF Halk Sağlığı Anabilim Dalı)
Yayınlanma Tarihi 18.6.2022
Güncellenme Tarihi 8.7.2022
Aşılar milyarlarca insanın sağlığını korumaktadır. Aşılarla ilgili bilimsel ve toplumsal çalışmalar kanıta dayalı olarak titizlikle sürdürülmektedir. Bununla birlikte, halen bilimi “sorgulayan” ve aşıları güvenli ya da gerekli bulmayan insanların olduğu da bir gerçektir. Bu kişiler, önerilen aşıları kabul etmeyen, bilimsel yaklaşımı bir bütün olarak eleştiren ve fikir değişikliğine açık olmayan kişilerdir. Bu grupların bireysel ve/veya kitlesel olarak etkinlikler içinde bulundukları belirtilmektedir. Bu gibi etkinlikler olduğunda, çocuk felci, difteri veya kızamık gibi aşı ile önlenebilir olan hastalıklarla mücadele sürecinde bir tehdit olmaktadır. Örneğin, belirsizlik ya da oluşan kaygılar, endişeler, bilimsel dayanakları olmadığı halde anne-babalar için çocuklarını aşı olmaları konusunda caydırıcı olabilir. Bu durum büyük bir tehdittir. Bu durum ivedilikle önlenmelidir. Toplumda ve sağlık çalışanları arasında bu gibi tehditleri önlemek için önemli çalışmalar mevcuttur. Örneğin Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölgesi çalışanları bu konuda bir rehber geliştirmişlerdir. Rehberin dayanağında iletişim bilimi, risk iletişim yönlendirmeleri ve psikolojik araştırmalar bulunmaktadır. Bu dayanaklardan yola çıkarak stratejiler önerilmektedir.1
Görüldüğü üzere, aşı karasızlığı, inkarı ile mücadele akılcı ve çok disiplinli bir mücadeleyi gerektirir. Bu mücadelenin insan odaklı yöntemlerle yapılması gerekir.
Anahtar sözcükler: Aşı kararsızlığı, aşı reddi, önleme
Kaynak
Gizlilik Sözleşmesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Aşı ve Bağışıklama
© 2019